Dijital dünyanın güvenlik endişeleri her geçen gün artıyor. Kurumlar ve bireyler arasında artan veri akışı, geleneksel güvenlik yöntemlerinin yetersiz kalmasına neden olurken, kuantum bilgisayarların gelişmesi de gelecekteki riskleri daha da büyütüyor. Naoris Protocol (NAORIS), bu sorunlara köklü bir çözüm sunmayı hedefleyen, merkeziyetsiz bir post-kuantum altyapısı olarak öne çıkıyor.
Sub-Zero katmanında çalışan Naoris Protocol, Web2 ve Web3 altyapıları arasında kesintisiz ve entegre bir güvenlik sağlar. Gerçek zamanlı doğrulama, teşvikli cihaz katılımı ve kuantum dirençli tasarımıyla öne çıkan protokol, katılımcı sayısı arttıkça güvenlik seviyesini de artırıyor. Şu anki fiyat bilgileri: Fiyat: 0,054443 $, Piyasa Değeri: 32.452.352 $, Dolaşımdaki Arz: 599.260.000 NAORIS, Toplam Arz: 4.000.000.000 NAORIS.
Naoris Protocol, her cihazı bir doğrulayıcı olarak gören yaklaşımıyla, IoT sensörlerinden fiziksel sunuculara kadar geniş bir yelpazeyi koruyor. Tek bir arıza noktasının olmaması, genel güvenlik modelini sürekli olarak güçlendiriyor. Kurumlar ve devletler için sunulan en büyük avantaj ise siber güvenliğin bir hizmet olarak sunulması. Sistem, cihaz, ağ veya uygulama fark etmeksizin sürekli olarak güvenlik durumunu izliyor ve ölçüm sonuçlarını değiştirilemez kayıtlarla Blockchain'e ekliyor. Bu da düzenleme uyumluluğunu gerçek zamanlı olarak kanıtlıyor. Açık katılım modeli sayesinde sansürden uzak ve kesintisiz bir işleyiş sağlanıyor.
Post-Kuantum Güvenlik Mimarisi: Klasik şifreleme yöntemlerini tehdit eden kuantum bilgisayarlar karşısında, Naoris Protocol, Dilithium-5 gibi NIST, NATO ve ETSI uyumlu algoritmaları kullanarak yüksek seviyede direnç sağlıyor. Bu sayede, bugünün verileri geleceğin kuantum tehditlerine karşı korunuyor. Yüksek işlem hacmi için optimize edilmiş post-kuantum tasarımı, düşük gecikme süresi gerektiren Web2 sistemlerinde bile performans kaybına neden olmuyor. Aksine, kuantum dirençli doğrulama, tutarsız veya riskli işlemleri anında tespit ederek Blockchain işlemlerini hızlandırıyor.
dPoSec Konsensüs Algoritması: Naoris Protocol'ün özgün konsensüs algoritması olan Decentralized Proof of Security (dPoSec), ağdaki cihazların siber sağlık verilerini sürekli paylaşmasına dayanıyor. Her yeni blok, sadece finansal işlemleri değil, cihaz konfigürasyonları, API çağrıları ve yazılım sürümleri gibi güvenlik ölçütlerini de içeriyor. dPoSec'in teşvik modeli, kötü niyetli katılımcılara ekonomik bariyer oluşturuyor. Doğrulayıcılar, güvenlik raporları üreterek NAORIS coin ödülü kazanırken, sahte rapor sunanlar stake ettikleri değeri kaybediyor. Bu mekanizma, ağ büyüdükçe saldırı maliyetini artırıyor ve savunma hattını güçlendiriyor.
SWARM AI: Naoris Protocol'ün merkeziyetsiz SWARM AI ağı, milyonlarca sensör ve düğümden gelen verileri değerlendiriyor. Yapay zeka ajanları, yanlış pozitif oranını en aza indirmek için senkronize çalışarak, tehdit algılandığında milisaniyeler içinde yanıt veriyor. Topluluk zekası, ölçeklenebilirlik sağlıyor ve yeni tehditler anında tespit edilip önleniyor.
Sub-Zero Katmanı: Naoris Protocol'ün Sub-Zero katmanı, mevcut Blockchain sistemlerine (Ethereum, Bitcoin vb.) tamamlayıcı bir güvenlik katmanı olarak çalışıyor. Web2 tarafında ise bulut hizmetleri ve kurumsal veri merkezleriyle entegre olarak çalışıyor.
Kurumlar İçin Yeni Bir Güvenlik Modeli: Naoris Protocol, kurumlara geleneksel güvenlik yaklaşımlarına göre daha ekonomik ve etkili bir çözüm sunuyor. Anlık uyumluluk raporları, düzenleyici kurumlarla şeffaf iletişim sağlıyor.
Ölçeklenebilirlik: Naoris Protocol, ağa katılan her yeni cihazla güvenlik seviyesini artırıyor. Bu da Blockchain ağlarında sık karşılaşılan tıkanıklık sorununu önlüyor.
ETIKETLER: Naoris Protocol, NAORIS, Kripto Para, Blockchain, Güvenlik, Post-Kuantum, Siber Güvenlik, dPoSec, SWARM AI, Web3, Altcoin
0 Yorum
Bu post için henüz onaylanmış yorum bulunmuyor.